Rumeli’de Bir Parlamenter: Kobakizade İsmail Hakkı Bey ( 1882-1953 )

Kobakizade İsmail Hakkı ( Cumhuriyet ile beraber Kobakoğlu soyadını almıştır.), 1882 yılında bugün Yunanistan sınırları içerisinde bulunan o günlerin Drama sancağında doğmuş bir hukuk adamıdır. Kız evladı Afet Kobakoğlu Hanımefendi ise Türkiye’de hukuk tahsil eden ilk üç kadın hukukçudan birisi olarak Yargıtay üyeliğinde bulunmuş bir hakim olarak yetiştirmiştir.

1897 yılında Yunan savaşı muharibi akrabaları üzerinden ve 1912 yılındaki Balkan savaşı esnasında askere alınarak siyasi ortamın müşahiti olan Kobakizade o günleri “Bulgar karadan, Yunan denizden …” ifadesi ile özetler. Osmanlı Devleti’nin aynı zamanda bir Rumeli devleti  olmasına yönelik ilave bir dikkat ile baktığımızda hem dönemin duygusu bakımından hem de hukuk adamlığı bakımından hatıratı dikkate değer bir simadır. Hatıraları “Bir Mübadilin Hatıraları” başlığı ile yayınlanmıştır.

Türkiye’nin tarihi bakiyesi Osmanlı Barışı ( Pax Ottoman ) ilkesi dahilinde Cumhuriyet ile beraber tazelediği idaresi altındakilerin adalet ve güven ile yaşamasını esas olan devlet geleneği ölçüsünce layıkı ile yerine getirerek Lozan’a göre azınlıktan ziyade bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak baktığı gayrimüslim vatandaşlarımıza Lozan Barış Antlaşması’nın 37. ve 45. maddeleri arasında düzenlenen azınlık hakları uluslararası hukuktaki mütekabiliyet esası çerçevesinde Yunanistan’daki Türk nufüsü içinde geçerlidir.

Nitekim Türkiye cumhuriyeti anayasındaki düzenlemeler ile Lozan’ın vaat ettiği güvencelerin hem üzerine çıkmış hem de bu güvenceleri uygulamakta ciddiyetini ve sürekliliğini korumuştur. Ancak günümüzde Yunanistan ve Bulgaristan tarafından antlaşma maddelerinin mükerrer ihlali Kobakizade’nin hatıralarına aktüel bir nitelik atfetmektedir hiç kuşkusuz. Dramatik Türk – Yunan mübadelesinin ( 1922-1924) kahramanlarından birisi olan Kobakizade mübadeleden evvel İstiklal Harbi müddetini de kapsayacak şekilde 1914 ve 1924 yılları arasında iki dönemde de milletvekilliğinde bulunmuştur. 1914 yılında Türk azınlığı temsilen seçilen 15 Türk vekilden biri olarak Yunan Başbakan Venizelos’a karşı Türklere karşı nispeten ılımlı Kral’ın partisi olan Gunaris Partisi’nden meclise girmiştir.

Takip eden dönemde ise 6 Türk milletvekilinden biri olarak Yunanistan’daki Türk azınlığın müdafaası için çalışan Kobakizade bünyesinden meclise girdiği parti ile yaşadığı zıtlaşmalardan ötürü çok kez işkence ve sürgün cezasına ( Girit adası, Vidin kalesi ) maruz kalmıştır. Venizelist olarak tabir edilen başbakanın partisine mensup fanatik Yunanlara ve politikalarına karşı İstiklal Harbi dönemindeki etkin muhalefetindeki ciddiyet ve mesuliyeti Lozan akabinde mübadele sırasında da kendini göstermiştir. Kendisi 1914-1924 zaman zarfı içinde siyasi saiklerle işlenmiş ve bugün için işkence, ayrımcılık nefret yasağı şeklinde insan hakları kapsamında sistemleşen koruma mekanizmalarına göre güvence altına alınan birçok zalimane uygulamaya da satır aralarında değinmektedir.

Nitekim gerek Osmanlı’ya karşı işlenen savaş suçları anlamında gerekse İmparatorluk sınırları içinde Osmanlı egemenliğimin zayıflaması ile Türk ve müslüman halka yönelik zulümler halen aydınlatılmamıştır. Bu anlamda tek zulüm parlamento gibi siyasi kurumlar üzerinde Türk milletvekillerine karşı değil Türk halkının ibadetlerini yapmaları sosyal hayatla bütünleşen dini değerlerini gerçekleştiremedikleri bir ortam da söz konusudur. Nitekim Kobakziade bu anlamda da Türk müftülüğü üzerinden bir cemiyetleşme faaliyetinde de bulunmuştur. Nitekim bugün de Lozan’ın mükerrer ihlali noktasında tek meselemiz adalara ilişkin değildir.

Maalesef insan hakkı ihlali ile Lozan’ın azınlıklara uygulanması şart olan hükümlerinin arasında gidip gelen muameleler etrafında Türk nüfusu için benzer bir sorumluluğu Yunanistan parlamentosundaki Türk milletvekilleri üstlendiği gibi Türk kamuoyu tarafından da mezkur meseleler kaygı eşliğinde dikkat ve titizlikle takip edilmektedir. Bu bağlamda 20.yy’ın ilk çeyreğinde Türk-Yunan ilişkileri bakımından Kobakizade’nin bir nevi sembol arz eden hayatına ilişkin hatıraları herkes için bir ibret, ilham ve mühimi hafıza kaynağı olacaktır. Hatıraları Yapı Kredi Yayınları tarafından Bir Mübadilin Hatıraları başlığı ile yayınlanmıştır.